Hem kente hem de Çeşme, Kuşadası gibi tatil beldelerine oldukça yakın olan Şirince’nin sürekli yükselerek çıkan yolunun sonunda sizleri ormanlarla kaplı tepeler karşılayacak.
Beldenin girişinden itibaren stantları ve küçük dükkânları bulunan yerli şarap üreticileri, burada bulunan bağlardan elde edilen üzüm ve meyvelerden dünyaca ünlü lezzetleri tüm misafirleriyle paylaşıyor.
Uzun ve taşlarla döşeli sokakları takip ettiğinizde sizleri ya tarih kokan bir eve, ya bir lezzet köşesine ya da özenle korunan yapılara çıkaracaktır. Butik oteller olarak da kullanılan bu küçük ve renkli evlerin, iç dekorasyonları da oldukça ilgi çekicidir.
Yerel restoranlarda şarabınızın yanında geleneksel Ege lezzetlerinin de tadına bakabilir, yöreye özgü dondurmalar ile sakızlı tatlıların eşsizliği karşısında büyülenebilirsiniz.
Bu küçük köyde bulunan iki tarihi kilise, sizleri 1800’lü yıllara götürürken, mimarileri ve ışık oyunlarıyla gözlerinizi kamaştıracak.
Günbatımı ile birlikte altın sarısından turuncuya dönen renklerin bembeyaz evlerin ahşap camlarına vuruşunu izleyebilir, tepelerin ardından doğacak olan güneşi de yakalayabilirsiniz.
Şirince’nin güzellikleriyle tanışmaya hazırsanız, yolunuzu doğaya doğru çevirmenin vakti gelmiş demektir!
Hiç yorum yok: