Zengin doğası ve tarihi ile Datça, her yıl dünyanın birçok ülkesinden misafirlerini ağırlıyor. İklimi ve rüzgârlı havasıyla serin bir yaz geçirirken, oksijene de doyacağınız Datça’da görülmesi gereken pek çok yer mevcut.
Antik çağlardan günümüze pek çok eserin ulaştığı Knidos, bilim, sanat ve mimaride oldukça ilerlemiş bir uygarlık olarak tarihteki yerini almıştır. Dönemin en büyük ikinci tıp okulu, bu topraklarda kurulmuştur. Şehri boydan boya saran surlar, adeta sınırları oluşturur niteliktedir.
Ticari limanları, iki büyük tiyatrosu, evleri ve daha pek çok eserin bulunduğu bölgenin en önemli ve güzel noktası Afrodit Tapınağı’dır. Tapınağın tam ortasında bulunan müthiş Afrodit heykeli, maalesef günümüze kadar bütünlüğünü koruyamamıştır.
Antik çağın en önemli yarışlarından olan Apollon yarışlarının yapıldığı Apollon Tapınağı’nın bulunduğu Sarı Liman Antik Kenti, Knidos’un ilk yerleşim bölgesi olan Burgaz’da bulunur. Yıllar içinde yapılan kazılarla bölgenin etrafında farklı kiliseler ve tapınaklar da yapıldığı görülmüştür.
Daha sonra şehre egemen olan uygarlıkların yaptığı muhteşem kiliselerin rengârenk mozaikleri, bugün hala görülebilir. Kente dair yapılan çalışmalarda gün ışığına çıkarılan eserler, buradaki bir müzede sergilenmektedir.
Etkileyici plajları ve mavinin her tonuna hâkim olabileceğiniz denizi ile Datça’da güneşi hissetmeniz de mümkün. Kentin en çok rüzgâr alan bölgelerinden Kızlan Köyü, muhteşem görüntüler sergileyen büyük rüzgârgüllerini barındırırken, Gebekum 7 km’lik sahiliyle sizi kumlara basmaya davet ediyor.
Datça’da bulunan 52 koy ve bük, sizi keşfetmeye çağırıyor. Tertemiz denizi ile mavi derinliklere dokunacağınız koylardan en bilinenleri ise Kargı Koyu, Domuzbükü, Palamut Bükü, Kızıl ve Hayıt Bükleridir.
Pek çok mavi bayraklı plajı bulunan Datça, denize doyacağınız, güneşle bütünleşeceğiniz ve keyifle kendinizi dinleyeceğiniz yerler olarak karşınıza çıkacak.
Mavi yolculukların en güzel ve zengin örneklerinden birini yaşayabileceğiniz Datça, müthiş teknelerle sizleri ağırlamak için bekliyor.
Gebekum ve Periliköşk, su sporları açısından gelişmiş olan bölgelerdir. Hem sörf hem de yelken sporlarının hâkim olduğu bölgelerde, rüzgârı yakalamak için peşinden koşmanıza gerek kalmayacak.
Sualtı çeşitliliği açısından da oldukça zengin olan Datça, dalış yapmak isteyen doğaseverler için de müthiş bir deneyim fırsatı sunuyor.
Datça, Türkiye’de yetişen en lezzetli bademlerin de şehri. Siz de Ege’nin bu değerli adası ile tanışmaya hazır mısınız?
Hiç yorum yok: